"Enter"a basıp içeriğe geçin

Yazıcıoğlu ailesinin avukatı: 13,5 yıl sonra helikopterin içinden görüntü olduğunu öğrendik

[ad_1]

Yazıcıoğlu ailesinin avukatı: 13,5 yıl sonra helikopterin içinden görüntü olduğunu öğrendik

Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesinde 25 Mart 2009’da düşen helikopterde bulunan Muhsin Yazcıoğlu, BPP Sivas ilçe başkanı Erhan Östundağ, yardımcısı Yüksel Yancı, BBB Sivas belediye meclis üyesi adayı Murat Çetinkaya, Guaya muhabiri Kahramanmaraş hayatını kaybetti. . FETÖ lideri Fethullah Gülen ve örgüt liderlerinin talimatlarına müdahale etmek amacıyla örgüt amaçları doğrultusunda yönlendirildikleri iddiasıyla 19 kişinin yargılandığı davanın yedinci oturumunda görüldü. 5 Ekim’de. Helikopterin ilk kiralandığı tarihte Esas Havacılık’ın genel müdürü olan Mustafa Kemal Soler’in duruşmada tanık olarak dinlendiği görüldü. Helikopterin Trabzon’da düştüğünü ve kazanın hava koşullarından dolayı meydana geldiğini bildiğini belirten Soler, “Ben de helikopter pilotu olduğum için mevcut durumu ve çekilen fotoğrafları kontrol ettiğimizde düşme ihtimalinin yüksek olduğunu gördüm. Kaza hava şartlarından kaynaklandı ve pilot çok tecrübeli bir pilottu.” Çok tecrübeli ve yakın uçuşu olan bir pilottu.”

Avukat Kemal Yavuz’un bir sorusuna yanıt veren Soler, “Helikopter kazasını kaza olarak yorumladığınızda merhumun kamerasıyla çekilen görüntüleri gördüm. Kar yağışının başladığı ve o zamandan beri sahnenin azaldığı açık. zaten karla kaplı, sonra sanırım şartlar ağırlaştı. Helikopterin görebildiğimiz kadarıyla tırmandığını gösteriyor” dedi.

“Fotoğrafların olmamasına şaşırdım”

Avukat Mehmet Cemal Erkoç, soruşturmanın başından beri gizli olduğunu ve tanığın elde edemedikleri bilgileri dosyadan aldığını belirterek, fotoğrafı nasıl bulduğunu sordu. Tanık Soler, fotoğrafın kendisine nasıl geldiğini ve nerede gördüğünü tam olarak hatırlamadığını belirterek, “Fotoğraf vefat eden fotoğrafçı tarafından çekildi. Helikopterin içinden. Ölen fotoğrafçı tarafından çekilmiş fotoğraflar olmalı. ya da başka biri. Helikopterin içinde ya da telefon ya da başka bir şey. Mesela. Ayrıca fotoğraflarınız olmamasına da şaşırdım.” Oturumda, Kahramanmaraş Terör ve Organize Suçlar Soruşturma Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bazı belgelerin imhasıyla ilgili yazı da gündeme geldi. Haberde, tanık Ahmed Ercij’in cep telefonuna 3 ay süreyle yapılan yazışmaların ifşa edilmesi kararı kapsamında elde edilen bilgi ve belgelerin imha edildiği belirtildi.

“Birinin elinde kanıt görüyoruz ama dosyada değil.”

Ertelenen duruşma hakkında konuşan Fatih Furkan Yazcıoğlu’nun avukatı Vesel Aşkın, tanığın ifadesi ve Terör ve Organize Suçları Araştırma Bürosu’nun gönderdiği mektup karşısında şaşırdığını söyledi.

Helikopter kazasının ardından başlayan soruşturmayı baştan beri takip ettiklerini ve olaya karışmalarına rağmen helikopterin içinden çekilmiş bir görüntüyü ilk duyduklarını söyleyen Aşkın, “Helikopter şirketinin genel müdürü Mustafa Kemal Soler adında biri var. 2009 yılında helikopter şirketinin müdürü. Helikopterin içinden çekilmiş bir video gördüm ve açıkladı Hava oradan geliyor ama ne dosyada, ne bizde, ne savcılıkta ne de başka bir yerde böyle bir resim veya video görmedik, duymadık. bizim bilmediğimiz bazı yeni deliller var ama bazı kişilerin ve bazı kurumların elinde ve bilinmiyor ya da yok.Dosyada ve gizli olduğunu görüyoruz.Dosyadan ve soruşturmadan. İnşallah bu fotoğraflar bizim elimizdedir veya savcılığa devredilmiştir 13,5 yıldır ilk defa böyle bir fotoğrafın varlığına dair bir açıklama duyuyoruz. Şaşırmış bizim haberimiz yok, bir de öyle bir tuhaflık var. Fotoğrafın kaydı var ve “Dosyada yok, bilgimiz dahilinde değil” deniyor.

Yasaya göre, kılavuz iki tipte bertaraf edilir

Terör ve Organize Suçlar Soruşturma Bürosu’nun ihbar edildiğine dair delillerin hem devam eden dava hem de asıl soruşturma dosyası için önemli olduğunu kaydeden Ashkin, “Halen devam eden bir soruşturma kapsamında delil sayılabilir. Savcılıktan gelen cevap yazısında şöyle bir cevap var: “Toplantı raporuna, hatta yazının tamamına baktığımızda CD’yi, fotoğrafları, resimleri ve telefon kasetlerini yok ettik. ” Bu da başka bir ciddi mesele.”

Kanıtların hukuka göre yok edildiği iki olaya da değinen Ashkin, “Ya delilin dosyayla ilgisi yok. Ya da dosya kesinleşip bittikten sonra tutuklu kalıyor. Dosya imha edilirse ancak onunla birlikte yok olun.”

[ad_2]

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir