‘Türkiye’de her 12 kadından biri meme kanseri’

İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi Anabilim Dalı ve Meme Cerrahisi Fakültesi, “Meme Kanseri Farkındalık Ayı” nedeniyle halk sağlığını korumak için eğitim programı düzenledi. İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmud A.K. , Üniversite Rektör Yardımcısı, İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tovan Tokiç ve öğretim üyeleri.

Her iki yılda bir radyografik muayene öneriyoruz.

Programda konuşan İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel ve Meme Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Neslihan Kabioğlu, Türkiye’de meme kanseri insidansının son 20 yılda 100 binde 25’ten 100 binde 50’ye iki katına çıktığını söyledi. Riski olmayan 40 yaş üstü kadınlara iki yılda bir meme taraması yapılmasını öneriyoruz ve meme kanserinden korunmada en önemli silahımız mamografidir.Medyada mamografinin zararlı olduğuna dair bazı söylentiler var.

Bir mamogram ile ne kadar radyasyon alıyoruz; Üç ay, televizyon, bilgisayar ve cep telefonu gibi çevreden aldığımız radyasyona eşdeğerdir. Dolayısıyla meme kanserinin özellikle 40 yaş üzerinde çok yaygın olduğu ve Türkiye’de her 12 kadından birinin hayatı boyunca meme kanserine yakalandığı düşünülürse bu zarar yok denecek kadar azdır. Bu nedenle risk altında olmayan kadınlara iki yılda bir mamografi çektirmelerini öneriyoruz. 35 yaş üstü, meme problemi olan kadınların mamografi çektirebileceğini ve rahatlıkla yaptırabileceğini belirtmek isteriz. Ayrıca özellikle ultrason ve gerekirse mamografi, MR gibi diğer tetkikler olmak üzere 35 yaş altında meme şikayetleri yaşayabileceğimizi söyleyebilirim. Halkın bilinçlenmesiyle ilgili olarak, 20 ila 40 yaş arasındaki genç kadınlara kendi kendine meme muayenesi yapılmasını öneriyoruz. Erken teşhis için ek bir faktör olarak her ayın başında ve özellikle adet döneminin sonunda bir gün memelerini kontrol etmeleri gerektiğini vurgulamak isterim.”

Radyografi zararlı değildir.

İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Meme Cerrahisi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Dr. Öte yandan Mahmud Müslimoğlu, “Genel olarak Türkiye’de duyarlılık arttı. Tabii eğitim seviyesi ve sosyo-ekonomik seviyenin gelişmesiyle bu daha iyi olacak. Bunu daha da yaygınlaştırmamız gerekiyor. İstediğimiz düzeyde bunu çok söylemek zorundayız.Örneğin tarım yapılan yabancı ülkelerde ülkede 100 kadından 60’ı sıfır veya birinci aşamada tutuklanabiliyor ki bu şu anlama geliyor. Şimdi, eğer geciktirmezsek ve testleri zamanında yapmazsak, bu seviyede erken teşhis, insanların hayatlarının kurtulacağı anlamına geliyor. Ancak bu noktada toplumda da olumsuz bir tanıtım var. Mamografi zararlıdır mamografinin zararları hakkında konuşulur.Özel kliniğimiz olarak 15.000 mamografi vakasını tedavi etmiş kişileri olabildiğince takip ediyoruz.Meme kanseri.Biliyorsunuz böyle bir vaka olmamasına rağmen bu kirli bilgi insanları korkuttu… son zamanlarda biraz. Mamografi yapmayalım zararlı dediler yani bu deney boşuna değil. Yani mamografisiz bir hayat düşünmemeliler.”