"Enter"a basıp içeriğe geçin

Alerjik rinit, soğuk algınlığı değil

[ad_1]

Alerjik rinit, soğuk algınlığı değil

Hangi tür şikayetler alerjik rinite neden olur?

Alerjik rinitte hapşırma, burun kaşıntısı, burun akıntısı ve burun tıkanıklığı en sık görülen şikayetlerdir.

Birçok hastada ayrıca kaşıntılı bir boğaz, kulak ve damak vardır.

Tipik olarak, semptomlar, duyarlı olduğunuz bir alerjene maruz kalarak tetiklenir.

Şikayetler alerjenin özelliklerine bağlı olarak belirli aylarda olabileceği gibi yıl boyunca da ortaya çıkabilir.

Polen alerjisi olan hastalarda tabloya sıklıkla göz kızarıklığı, kaşıntı, sulanma ve ışığa duyarlılık eşlik eder.

Burun akıntısı çoğunlukla suya benzer. Koyu, sarı ve yeşil bir renk sinüs enfeksiyonunu göstermelidir.

Burun akıntısı eşlik eden şikayetlerden biridir; Öksürük ve boğaz tahrişine neden olabilir.

Burun tıkanıklığı, alerjik rinitli hastaların en can sıkıcı şikayetidir. Geceleri daha fazla olan burun tıkanıklığı horlamaya ve kötü kokuya neden olur.

Kaybına neden olabilir.

Horlama uyku kalitesini bozduğu için yorgunluk, halsizlik ve uykuya meyilli olabilir. Uyku kalitesinde bozulma ve rinit şikayetleri konsantrasyon bozukluklarına yol açarak iş ve okul performansını olumsuz etkiler.

Bilinmesi gereken önemli bir nokta ise alerjik rinitin ateşe neden olmayacağıdır.

Şikayetler günün saatlerinde yoğun mu?

Şikayetlerin şiddeti alerjenin konsantrasyonu ile ilişkilidir. Bu nedenle gün içindeki şikayetlerin şiddetinin dağılımı duyarlı olduğu alerjenlere göre değişmektedir. Örneğin alerjen polen ise havadaki polen miktarı mevsime, hava durumuna, sıcaklığa ve günün saatine göre değişir. Bu durum şikayetlerin şiddetinin günden güne olduğu gibi günden güne de değişmesine neden olmaktadır.

Ancak genel olarak sabah erken ve öğle saatlerinde polen sayısı yüksektir. Bu nedenle polen alerjisi olan bireylerde alerji şikayetlerinin en şiddetli olduğu günün saatleridir. Yağmurdan sonraki ilk birkaç saatte ve akşamları polen yoğunluğu önemli ölçüde düşer.

Teşhis nasıl yapılır?

Alerjik rinit tanısı hastanın öyküsüne, ayrıntılı fizik muayeneye ve ek laboratuvar testlerine dayanır.
Aracılı alerjik hastalıklar için IgE (kandaki bir alerji belirteci) tanısında deri prick testi önerilir. Testi gerçekleştirmek için uygun koşullar ve eğitimli sağlık personeli gereklidir.

Alerji serumu IgE de tanıda kullanılmaktadır. Yani hastadan bir miktar kan alınarak alerji hakkında bilgi alınabilir.
İster prik testi, ister kanda IgE ölçümü olsun, sonuçları hastanın öyküsü ile yedekleyerek tanı konur.

Nasıl tedavi edilir?

Alerjik rinit tedavisinde önleyici tedbirler ve ilaç tedavisi ile gerekli kontrol düzeyi sağlanır.

Günümüzde alerjik rinit tedavisinde ilk tercih kortizonlu spreyler ve oral veya nazal alerji ilaçlarıdır (antihistaminikler).

Alerjik rinit hastası için en uygun ilacı seçmede bazı önemli noktalar vardır. İlaç, hastalığın şiddeti, semptomların süresi, hastanın tedaviye uyumu, komorbiditeler gibi hususlara göre seçilir.

İlaç tedavisine ve alınan önlemlere rağmen hastanın şikayetleri devam ediyorsa veya hastanın ilaç kullanımını engelleyen özel bir durumu varsa immünoterapi (aşı tedavisi) uygulanabilir. Bu tedavide alerjen hastaya artan dozlarda enjeksiyon veya dil altı tabletleri ile verilir. Tedavi en az 3 yıl devam eder.

İmmünoterapi, alerjik hastalıkların normal seyrini değiştirebilen tek tedavi yöntemidir. Yapılan araştırmalar, uygun hasta seçimi, doğru alerjen seçimi ve hastanın alerjeni düzenli aralıklarla yeterli doz ve sürede alabilmesi sonucunda bu tedavinin başarılı olduğunu göstermektedir.

Alerji estetiği sonbaharda dikkatli olmalı

Astım, hava yollarının uzun süreli (kronik) bakteriyel olmayan bir iltihabıdır. Bu hastalıkta egzersiz, alerjenler, hava değişimi veya viral enfeksiyonlar gibi uyaranlarla akciğer (bronşlar) içindeki hava yollarında daralma olur. Kasılmalara bağlı olarak öksürük, hırıltı ve nefes darlığı gibi şikayetler ortaya çıkar.

Alerjisi olan herkes astım hastası değildir. Astım hastası olan herkes alerjiden de muzdarip değildir. Ancak alerjenlere alerjisi olan bazı astımlı kişilerde astım şikayetlerine ve alerjik astım denilen astım ataklarına yol açabilir.

Diğer alerjiler eşlik edebilir

Alerjik astım genellikle çocuklukta başlar.

Alerjik astımı olan bireylerin çoğunda alerjik rinit, egzama, gıda veya ilaç alerjileri gibi alerjik durumlardan kaynaklanan bulgular vardır.

Alerjik rinitte olduğu gibi, alerjiniz olan alerjenler sonbaharda sık görülen alerjenler ise, alerjik astımlılar için sonbahar riskli bir mevsim olabilir. Bunun dışında, tüm astımlı hastalarda viral enfeksiyonun artması nedeniyle sonbahar, astım ataklarının gelişmesi için riskli bir mevsimdir.

[ad_2]

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir